Sağlık Bakanlığı Salgını Tüm Gerçeğiyle Kamuoyuyla Paylaşmalı
İstanbul Tabip Odası (İTO) Aile Hekimliği Kurulu toplantısında salgının geldiği aşamaya ilişkin gerçeklerin Sağlık Bakanlığı tarafından kamuoyuyla paylaşılması gerektiği bildirildi.
İTO Aile Hekimleri Komitesi toplantısında devam eden salgının düzeyi ve sağlık sistemi üzerindeki yükü tartışıldı. Sağlık Bakanlığı’nın alandaki durumunun tüm gerçekliğiyle kamuoyuyla paylaşılması gerektiği belirtildi. ASM’lerdeki yoğunluk ve hastalanan sağlık çalışanlarının durumu değerlendirildi. Sağlık Bakanlığı’nın sorumluluğunu hatırlatan bir toplantı yapılmasının ve kamuoyunun salgının sahada adını duyurmaya ve gerekli uyarıları yapmaya davet edilmesinin önemi vurgulandı. Üçüncü gündem olarak ilçe sağlık müdürlüklerinden kurumsal olmayan çalışma saatlerine ilişkin gönderilen yazılar değerlendirildi. Ayakta tedavi hizmetleriyle sınırlı bir birinci basamak yaklaşımının kabul edilemeyeceği ve mevcut kurum dışı çalışma saatlerinin savunulması gerektiği konusunda fikir birliğine varıldı. İTO’nun bu konuyu ve diğer sorunları görüşmek üzere Halk Sağlığı Müdürlüğü ile bir toplantı yapmasına karar verildi. Dördüncü gündem olarak ASM’lerde iş güvenliği konusu ele alındı; Sınıflandırma çalışanı olarak istihdam edilen bireyler ile kamu çalışanı olarak çalışan aile hekimi ve hemşirelerin durumlarının farklı olduğu ve buna göre planlama yapılması gerektiği tartışıldı.
Beklenmeyen Maaş Artışı
Maaş artışının beklentilerden uzak olması ve geçim sıkıntısının aile hekimlerinde rahatsızlık yarattığı değerlendirildi. Aile hekimlerinin cari gider ödemelerinin zaten aile sağlığı merkezlerinin giderlerini karşılayamayacağı, sözde artışın yakında enflasyon karşısında eriyip anlamını yitireceği söylendi. Maaş artı iki ek ödemeden, maaş artı üç ek ödemeye geçilmesine rağmen tüm bu artışların yüksek enflasyon ve fahiş vergi ödemeleriyle iptal edildiği, maaş talebinin daha önce defalarca dile getirilen tek kaleme yansıdığı vurgulandı. ve emeklilik daha da değerlidir. Şirketlerden bile alınamayan vergilerin sağlık çalışanlarından peşin olarak alınmasına ve bunun yarattığı adaletsizliğe özellikle dikkat çekildi. Bu adaletsiz vergi oranlarıyla ilgili yapılması planlananlar konuşuldu.
ASM Risk Değerleme Formu
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından ASM’lere gönderilen “ASM risk değerlendirme formunun” hazırlanmasından kimin sorumlu olduğu tartışıldı. Bu kişilerden aile hekimlerinin sigortalıların patronu olması nedeniyle sorumlu olduğu, ancak aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının patronlarının Sağlık Bakanlığı olması nedeniyle il sağlık müdürlüğünün sorumlu olduğu belirlendi. Risk değerlendirme formlarının doldurulmasının önemli bir görev ve sorumluluk olduğu, iş sağlığı ve güvenliği uzmanına ihtiyaç duyulduğu ancak bu formla sağlıklı bir iş güvenliği değerlendirmesi yapılabileceği öne sürüldü. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)